27 Temmuz 2009 Pazartesi

Temple Memple

Madurai

Tenhi'deyken Madurai hakkında baya bi çalıştık. İlk defa neler yapacağımıza nereleri göreceğimize karar vermiş olarak bir yere vardık. Burası tapınak mekanı. Hindistan'ın güneyindeki en büyük tapınak burada bulunuyor. Tapınak demek haksızlık olur, tapınak kompleksi. Ayrıca şehir merkezinin dışında bir büyük tapınak daha var. Bunun dışında tadilatda olduğundan gidemediğimiz bir saray ve Gandhi müzesi de burada.

İlk önce şehir merkezindeki tapınaklar kompleksi Sri Meenakshi'ye gittik. Gez gez bitmez bir tapınak! İçeride ayrıca bir müze, bir kapalı çarşı ve büyükçe bir tapınak havuzu var. Bol bol tanrı heykeli mevcut, önünde dua eden, şarkılar söyleyen insanlar. Tapınağın bir de fili var, 1 rupiyi hortumuna koyuyorsun, o da seni kutsuyor. Bol bol kutsandık. Tapınakların her köşesi başka güzel. Kimi kısımlara Hindu olmayanlar giremiyor kapıdan röntgenliyor... Bu tapınağa toplam 3 kere gittik. Birinde tanrı Şiva'ya mum yaktık, dilek diledik, kendisinin kudretini göriciizzzz...

Başka bir gün şehir dışındaki Trirupparankundram tapınağına gidip ismini deftere bakmadan düzgün söyleyebilmek için adak adadık ama hala başarılı olamadık. Bu tapınağa Salı ve Perşembe günleri evliliğinde sorunları olan kadınlar gelip mumlar yakıp çiçekler bırakıyormuş. Bizim evliliğimizde bir sorun olmadığından sadece tanrı Kali'ye dualarını üzerimizden eksik etmesin diye minik tereyağ topları fırlattık. Tapınağın havuzunun etrafındaki maymunları izleyip baya bir eğlendik. Tapınağın içinde farklı tanrı heykellerine bakıp, putlar yıkılacak herkes birgün müslüman olacak diye bağırdım, sonra Pedro'nun katolik olduğunu hatırladım, Türkçe bilmediği için sevinip Şiva'ya bir mum yaktım... Adamın teki avucumuza süt döktü, Şivanın spermini temsil eden kutsal süt imiş, içtik biz de... Tamam Şiva'nın spermi fikri pek hoş değil ama kiliselerde de İsa'nın kanı, eti diye şarapla ekmek vermiyolar mı ayol?

Bir gün de Gandi müzesine gittik. Madurai, Gandi'nin normal kıyafetlerini giymekten vazgeçip, halkım sefalet içindeyken ben de daha fazlasını hak etmiyorum diyerek sadece el dokuması beyaz bez parçasını giymeye başladığı yer. Müzede Hindistan'ın İngilizlerden kurtuluşunu anlatan fotoğraf ve yazılar, onun dışında Gandi'ye ait kimi kişisel eşyalar, mektuplar, fotoğraflar vardı. Müzenin en önemli parçası Gandi öldürüldüğünde giymekte olduğu beyaz bez parçasıydı. Kan lekeleri de görünüyordu... Ama müzedeki eşyalar pek iyi korunmamış, kir pas içinde... Delhi'de daha büyük bir Gandi müzesi varmış ama sanırım gidemeyiz.

Madurai'de 5 gün kaldık, odamız o kadar sıcaktı ki fanı açmadan durmak mümkün değildi. Fan öyle bir gürültü yapıyordu ki uyumak mümkün değildi... bilmece gibi oldu yahu... o zaman biz nerde uyuduk? Odamız da tabi ki! Ay ilahi...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder